Türk Hukuk Sistemi

I. Sorumluluk

Türk hukuk sisteminde üç farklı sorumluluk tipi öngörülmüştür: medeni, cezai ve idari.

Ceza sorumluluğu şahsidir ve kimse başkasının fiilinden dolayı sorumlu tutulamaz (Türkiye Cumhuriyeti Anayasası Madde 38; Türk Ceza Kanunu (“TCK”) Madde 20). Bu kapsamda sadece gerçek kişiler suç işleyebilir ve cezai yaptırıma tabi tutulabilirler. Bazı hukuk sistemlerinden farklı olarak tüzel kişilikler Türk hukuk sisteminde cezai olarak sorumlu tutulamazlar. Türk hukuk sistemi uyarınca, bir gerçek kişinin bir tüzel kişilik adına veya lehine suç işlemesi halinde söz konusu gerçek kişi kişisel olarak cezai anlamda sorumlu tutulur.

Bununla birlikte; tüzel kişiler, suç dolayısıyla öngörülen güvenlik tedbiri niteliğindeki yaptırımlara tabi tutulabilir (TCK Madde 20). Tüzel kişiler hakkında konulan güvenlik tedbirleri suç gelirinin müsaderesi veya ruhsat/izinlerin iptalini kapsamaktadır (TCK Madde 60)

  • Bir kamu kurumunun verdiği izne dayalı olarak faaliyette bulunan özel hukuk tüzel kişisinin organ veya temsilcilerinin iştirakiyle ve bu iznin verdiği yetkinin kötüye kullanılması suretiyle tüzel kişi yararına işlenen kasıtlı suçlardan mahkûmiyet halinde, iznin iptaline karar verilir
  • Suçun işlenmesi ile elde edilen veya suçun konusunu oluşturan ya da suçun işlenmesi için sağlanan maddi menfaatler ile bunların değerlendirilmesi veya dönüştürülmesi sonucu ortaya çıkan ekonomik kazançların müsaderesine karar verilir.  (TCK Madde 60’a atfen TCK Madde 55).
  • Suçun işlenmesi sırasında kullanılan araç ve eşyalarda müsadere edilir.

Kural olarak, tüzel kişilerin idari sorumluluğundan bahsedilir. Rüşvet, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma veya suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama suçunun, tüzel kişinin yararına olarak işlenmesi halinde, söz konusu tüzel kişiye 10.000 Türk Lirası’ndan 2.000.000 Türk Lirasına kadar idarî para cezası verilir (5326 sayılı Kabahatler Kanunu Madde 43/A). İdari para cezasının tutarı yıllık olarak Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği uyarınca tespit edilen yeniden değerleme oranı çerçevesinde belirlenir. 2015 yılı için öngörülen idari para cezası tutarı yaklaşık olarak 15.195 Türk Lirası’ndan 3.038.975 Türk Lirası’na kadardır.

Tüzel kişilerin yanı sıra gerçek kişiler de yolsuz eylem ve işlemlerinden ayrıca idari olarak da sorumlu tutulabilirler. Başka bir deyişle gerçek kişiler hem cezai hem de idari yaptırıma tabi olabilirler. İdari yaptırımlar, ihaleden yasaklanmaktan para cezalarına kadar çeşitlilik arz etmektedir.

Yolsuz eylem ve işlemler aynı zamanda Türk Borçlar Kanunu altında düzenlenen haksız fiil sorumluluğunun doğmasına da sebebiyet verebilir. KOBİ’ler veya gerçek kişiler haksız fiilleri nedeniyle üçüncü kişilerin uğramış oldukları kayıp ve zararları tazmin etmekle yükümlü tutulabilirler.

II. Cezai Soruşturma ve Düzenleyici Merciler

Yolsuz işlem ve eylem TCK kapsamında birden çok suça sebebiyet verebilmektedir. Bu kapsamda, savcılar söz konusu işlem ve eylemlerin araştırılması ve soruşturulmasına ilişkin soruşturma başlatılması, araştırma yapılması, yasal takibatların başlatılması veya ihtiyati tedbirlerin alınması gibi çeşitli prosedürler izleyebilmektedir. Suçun işlendiğine dair makul şüphenin varlığına sebebiyet verecek yeterli delil bulunması halinde savcılar iddianame düzenleyebilmektedir. İddianamenin hazırlanması üzerine dosya suçun işlenip işlenmediğine karar verilmesi amacıyla yetkili ceza mahkemesine gönderilir. Ceza mahkemeleri cezai yaptırıma veya güvenlik tedbirine karar verebileceği gibi ihtiyati tedbir kararı da verebilir.

Yolsuzlukla mücadeleye ilişkin olarak Türkiye’de herhangi bir özel merkezi düzenleyici merci bulunmamaktadır. Bununla birlikte, kendi alanlarıyla alakalı konularda inceleme ve şüpheli işlemleri denetleme yetkisini haiz birden çok düzenleyici merci mevcuttur. Söz konusu mercilerden bazıları aşağıdaki gibidir:

  • Mali Suçları Araştırma Kurumu (“MASAK”).
  • Sermaye Piyasası Kurulu.
  • Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu.
  • Devlet Denetleme Kurulu.
  • Kamu Görevlileri Etik Kurulu.
  • Kamu İhale Kurumu.
  • Çeşitli vergi kurumları.

Her bir merci kendi spesifik faaliyet alanı ile ilgili olarak farklı yetkileri haizdir. Söz konusu yetkiler politika ve yasal düzenlemelerin oluşturulması, verilerin toplanması, idari soruşturulmaların yürütülmesi ve değerlendirilmesi, idari cezaların tahakkuk ettirilmesi ve savcılarla işbirliği yapılması ve savcılara ihbarda bulunulmasını içermektedir.

III.  Yolsuzluğa İlişkin Düzenlemeler

Türk hukuk sisteminde “yolsuzluk”un açık bir tanımı bulunmamaktadır. Söz konusu kavram her bir farklı disiplin ve mevzuat kapsamında farklı bir şekilde ele alınmaktadır. Bununla birlikte, yolsuzluk genel anlamda ve uluslararası arenada “yetkinin ve görevin şahsi kazanç amacıyla kötüye kullanımı” olarak kabul edilmektedir. Bu anlayış ışığında Türk hukuk sistemi kapsamında öngörülen birçok suç tipi ve mevzuat hükmü yolsuzluk ile ilintili kabul edilmelidir. Birçok kanun ve hukuki düzenleme yolsuzlukla mücadeleye ilişkin düzenlemeler içermektedir. Yolsuzlukla mücadele çerçevesinde KOBİ’lere uygulanabilecek ilgili düzenleme ve suçlar aşağıda ana hatlarıyla özetlenmiştir.

A. Türkiye’de Rüşvet

Tanım: Görevinin ifasıyla ilgili bir işi yapması veya yapmaması için, doğrudan veya aracılar vasıtasıyla, bir kamu görevlisine veya göstereceği bir başka kişiye menfaat sağlanması.

Aşağıda belirtilen kuruluşların temsilcilerinin rüşvete (TCK Madde 252’de belirtildiği şekilde) karışması:

  • Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları,
  • Kamu kurum veya kuruluşlarının ya da kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının iştirakiyle kurulmuş şirketler,
  • Kamu kurum veya kuruluşlarının ya da kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının bünyesinde faaliyet icra eden vakıflar,
  • Kamu yararına çalışan dernekler,
  • Kooperatifler,
  • Halka açık anonim şirketler.

İlgili Düzenleme: TCK Madde 252
Suç Olarak Düzenlenen İşlem ve Eylemler

  • Hem rüşvet veren hem de rüşvet alan kişi suçun faili kabul edilir.
  • Rüşvet konusunda anlaşmaya varılması halinde, suç tamamlanmış gibi cezaya hükmolunur.

Yaptırım

  • 4 yıldan 12 yıla kadar hapis cezası.
  • Rüşvet alan veya talebinde bulunan ya da bu konuda anlaşmaya varan kişinin; yargı görevi yapan, hakem, bilirkişi, noter veya yeminli mali müşavir olması halinde, verilecek ceza üçte birden yarısına kadar artırılır.

Diğer

  • 25785 sayılı ve 13 Nisan 2005 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan Kamu Görevlileri Etik Davranış İlkeleri ile Başvuru Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik (“Etik Yönetmeliği”) “hediye” kavramını tanımlamıştır. Bu çerçevede, kamu görevlisinin tarafsızlığını, performansını, kararını veya görevini yapmasını etkileyen veya etkileme ihtimali bulunan, ekonomik değeri olan ya da olmayan, doğrudan ya da dolaylı olarak kabul edilen her türlü eşya ve menfaat hediye kapsamındadır
  • Kamu görevlileri, yürüttükleri görevle ilgili bir iş, hizmet veya menfaat ilişkisi olan gerçek veya tüzel kişilerden kendileri, yakınları veya üçüncü kişi veya kuruluşlar için doğrudan doğruya veya aracı eliyle herhangi bir hediye alamazlar ve menfaat sağlayamazlar.
  • Etik Yönetmeliği uyarınca, aşağıda belirtilenler hediye alma yasağı kapsamındadır:
    • Görev yapılan kurumla iş, hizmet veya çıkar ilişkisi içinde bulunanlardan alınan karşılama, veda ve kutlama hediyeleri, burs, seyahat, ücretsiz konaklama ve hediye çekleri,
    • Taşınır veya taşınmaz mal veya hizmet satın alırken, satarken veya kiralarken piyasa fiyatına göre makul olmayan bedeller üzerinden yapılan işlemler,
    • Hizmetten yararlananların vereceği her türlü eşya, giysi, takı veya gıda türü hediyeler,
    • Görev yapılan kurumla iş veya hizmet ilişkisi içinde olanlardan alınan borç ve krediler.

B. Yurtdışında Rüşvet

Tanım: Aşağıda belirtilen kişilerin (TCK Madde 252’de belirtildiği şekilde) rüşvete karışması:
  • Yabancı bir devlette seçilmiş veya atanmış olan kamu görevlilerine,
  • Uluslararası veya uluslarüstü mahkemelerde ya da yabancı devlet mahkemelerinde görev yapan hâkimlere, jüri üyelerine veya diğer görevlilere,
  • Uluslararası veya uluslarüstü parlamento üyelerine,
  • Kamu kurumu ya da kamu işletmeleri de dâhil olmak üzere, yabancı bir ülke için kamusal bir faaliyet yürüten kişilere,
  • Bir hukuki uyuşmazlığın çözümü amacıyla başvurulan tahkim usulü çerçevesinde görevlendirilen vatandaş veya yabancı hakemlere,
  • Uluslararası bir anlaşmaya dayalı olarak kurulan uluslararası veya uluslarüstü örgütlerin görevlilerine veya temsilcilerine.

İlgili Düzenleme: TCK Madde 252
Suç Olarak Düzenlenen İşlem ve Eylemler

  • Hem rüşvet veren hem de rüşvet alan kişi suçun faili kabul edilir.
  • Rüşvet konusunda anlaşmaya varılması halinde, suç tamamlanmış gibi cezaya hükmolunur.

Yaptırım: 4 yıldan 12 yıla kadar hapis cezası.

C. Nüfuz Ticareti

Tanım: Kamu görevlisi üzerinde nüfuz sahibi olduğundan bahisle, haksız bir işin gördürülmesi amacıyla girişimde bulunması için, doğrudan veya aracılar vasıtasıyla, kendisine veya bir başkasına menfaat temin edilmesi

İlgili Düzenleme: TCK Madde 255

Suç Olarak Düzenlenen İşlem ve Eylemler

  • Menfaat temini konusunda anlaşmaya varılması halinde dahi, suç tamamlanmış gibi cezaya hükmolunur
  • Yabancı kamu görevlileri üzerinde nüfuz ticareti yapılması yasaklanmıştır.

Yaptırım: 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası.

D. İhaleye Fesat Karıştırma

Tanım: Kamu ihaleleri süreçlerinde önce, sırasında ve sonrasında kamu ihale şart ve koşullarının ve sözleşme bedellerinin hileli işlem veya eylem, cebir ve tehditle etkilemeye çalışılması.

İlgili Düzenleme: TCK Madde 235
Suç Olarak Düzenlenen İşlem ve Eylemler
Aşağıdaki hallerde ihaleye fesat karıştırılmış sayılır:

  • İhaleye katılma yeterliğine veya koşullarına sahip olan kişilerin ihaleye veya ihale sürecindeki işlemlere katılmalarını engellemek veya ihaleye katılma yeterliğine veya koşullarına sahip olmayan kişilerin ihaleye katılmasını sağlamak,
  • Teklif edilen malları, şartnamesinde belirtilen niteliklere sahip olduğu halde, sahip olmadığından bahisle değerlendirme dışı bırakmak veya teklif edilen malları, şartnamesinde belirtilen niteliklere sahip olmadığı halde, sahip olduğundan bahisle değerlendirmeye almak,
  • Tekliflerle ilgili olup da ihale mevzuatına veya şartnamelere göre gizli tutulması gereken bilgilere başkalarının ulaşmasını sağlamak,
  • Cebir veya tehdit kullanmak suretiyle ya da hukuka aykırı diğer davranışlarla, ihaleye katılma yeterliğine veya koşullarına sahip olan kişilerin ihaleye, ihale sürecindeki işlemlere katılmalarını engellemek.
  • İhaleye katılmak isteyen veya katılan kişilerin ihale şartlarını ve özellikle fiyatı etkilemek için aralarında açık veya gizli anlaşma yapmaları.

Yaptırım: 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezası.

Tanım: Kamu İhale Kanunu Madde 17 uyarınca ihalelerde aşağıda belirtilen fiil veya davranışlarda bulunmak yasaktır:
  • Hile, vaat, tehdit, nüfuz kullanma, çıkar sağlama, anlaşma, irtikap, rüşvet suretiyle veya başka yollarla ihaleye ilişkin işlemlere fesat karıştırmak veya buna teşebbüs etmek,
  • İsteklileri tereddüde düşürmek, katılımı engellemek, isteklilere anlaşma teklifinde bulunmak veya teşvik etmek, rekabeti veya ihale kararını etkileyecek davranışlarda bulunmak,
  • Sahte belge veya sahte teminat düzenlemek, kullanmak veya bunlara teşebbüs etmek,
  • Alternatif teklif verebilme halleri dışında, ihalelerde bir istekli tarafından kendisi veya başkaları adına doğrudan veya dolaylı olarak, asaleten ya da vekâleten birden fazla teklif vermek
  • İhaleye katılması yasaklı kişilerin ihaleye katılması

İlgili Düzenleme: Kamu İhale Kanunu Madde 17
Suç Olarak Düzenlenen İşlem ve Eylemler

Yaptırım

  • 1 yıldan 2 yıla kadar kamu kurum ve kuruluşlarının ihalelerine katılmaktan yasaklama kararı verilir.
  • Haklarında yasaklama kararı verilen tüzel kişilerin şahıs şirketi olması halinde şirket ortaklarının tamamı hakkında, sermaye şirketi olması halinde ise sermayesinin yarısından fazlasına sahip olan gerçek veya tüzel kişi ortaklar hakkında yasaklama kararı verilir. Haklarında yasaklama kararı verilenlerin gerçek veya tüzel kişi olması durumuna göre; ayrıca bir şahıs şirketinde ortak olmaları halinde bu şahıs şirketi hakkında da, sermaye şirketinde ortak olmaları halinde ise sermayesinin yarısından fazlasına sahip olmaları kaydıyla bu sermaye şirketi hakkında da aynı şekilde yasaklama kararı verilir.
  • Yasak fiil veya davranışları nedeniyle haklarında mükerrer ceza hükmolunanlar ile bu kişilerin sermayesinin yarısından fazlasına sahip olduğu sermaye şirketleri veya bu kişilerin ortağı olduğu şahıs şirketleri, mahkeme kararı ile sürekli olarak kamu ihalelerine katılmaktan yasaklanır.

Diğer: Söz konusu fiil ve davranışları gerçekleştiren kişiler hakkında TCK hükümlerine göre yetkili Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulur.

E. Kamu Görevlerinden Ayrılanların Yapamayacakları İşler

Tanım: Kamu görevinden ayrılan kişilerin daha önce görev yaptıkları kamu kurumuyla belli bir süreyle ticari ve iş ilişkisi kuramaması
İlgili Düzenleme

2531 sayılı Kamu Görevlerinden Ayrılanların Yapamayacakları İşler Hakkında Kanun Madde 2.
Suç Olarak Düzenlenen İşlem ve Eylemler
Kamu görevlerinden hangi sebeple olursa olsun ayrılanlar, ayrıldıkları tarihten önceki iki yıl içinde hizmetinde bulundukları daire, idare, kurum ve kuruluşlara karşı ayrıldıkları tarihten başlayarak üç yıl süreyle, o daire, idare, kurum ve kuruluştaki görev ve faaliyet alanlarıyla ilgili konularda doğrudan doğruya veya dolaylı olarak görev ve iş alamazlar, taahhüde giremezler, komisyonculuk ve temsilcilik yapamazlar.

Yaptırım: 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası.

F. Güveni Kötüye Kullanma

Tanım: Başkasına ait olup da, muhafaza etmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere zilyedliği kendisine devredilmiş olan mal üzerinde, kendisinin veya başkasının yararına olarak, zilyedliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunulması veya bu devir olgusunun inkâr edilmesi

İlgili Düzenleme: TCK Madde 155

Yaptırım

  • 6 aydan 2 yıla kadar hapis ve adli para cezası
  • Suçun, meslek ve sanat, ticaret veya hizmet ilişkisinin ya da hangi nedenden doğmuş olursa olsun, başkasının mallarını idare etmek yetkisinin gereği olarak tevdi ve teslim edilmiş eşya hakkında işlenmesi halinde, 1 yıldan 7 yıla kadar hapis ve 3.000 güne kadar adlî para cezası

G. Dolandırıcılık

Tanım: Hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp, onun veya başkasının zararına olarak, kendisine veya başkasına bir yarar sağlanması

İlgili Düzenleme: TCK Madde 157 ve 158

Suç Olarak Düzenlenen İşlem ve Eylemler: Dolandırıcılık suçunun aşağıda sayılan amaç veya yollarla işlenmesi nitelikli dolandırıcılık olarak düzenlenmiştir.

  • Dinî inanç ve duyguların istismar edilmesi suretiyle,
  • Kişinin içinde bulunduğu tehlikeli durum veya zor şartlardan yararlanmak suretiyle,
  • Kişinin algılama yeteneğinin zayıflığından yararlanmak suretiyle,
  • Kamu kurum ve kuruluşlarının, kamu meslek kuruluşlarının, siyasi parti, vakıf veya dernek tüzel kişiliklerinin araç olarak kullanılması suretiyle,
  • Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak,
  • Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle,
  • Basın ve yayın araçlarının sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle,
  • Tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında; kooperatif yöneticilerinin kooperatifin faaliyeti kapsamında,
  • Serbest meslek sahibi kişiler tarafından, mesleklerinden dolayı kendilerine duyulan güvenin kötüye kullanılması suretiyle,
  • Banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla,
  • Sigorta bedelini almak maksadıyla,

Yaptırım

  • 1 yıldan 5 yıla kadar hapis ve 5.000 güne kadar adli para cezası
  • Nitelikli dolandırıcılık halinde ise, 2 yıldan 7 yıla kadar hapis ve 5.000 güne kadar adli para cezası

H. Edimin İfasına Fesat Karıştırma

Tanım: Aşağıda belirtilen kuruluşlar aleyhinde edimin ifası sırasında hileli işlem ve eylem:
  • Kamu kurum veya kuruluşları, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları,
  • Bunların iştirakiyle kurulmuş şirketler, bunların bünyesinde faaliyet icra eden vakıflar,
  • Kamu yararına çalışan dernekler ya da kooperatifler

İlgili Düzenleme: TCK Madde 236
Suç Olarak Düzenlenen İşlem ve Eylemler: Aşağıdaki fiillerin hileli olarak yapılması halinde, edimin ifasına fesat karıştırılmış sayılır:

  • İhale kararında veya sözleşmede evsafı belirtilen maldan başka bir malın teslim veya kabul edilmesi.
  • İhale kararında veya sözleşmede belirtilen miktardan eksik malın teslim veya kabul edilmesi.
  • Edimin ihale kararında veya sözleşmede belirtilen sürede ifa edilmemesine rağmen, süresinde ifa edilmiş gibi kabul edilmesi.
  • Yapım ihalelerinde eserin veya kullanılan malzemenin şartname veya sözleşmesinde belirlenen şartlara, miktar veya niteliklere uygun olmamasına rağmen kabul edilmesi.
  • Hizmet niteliğindeki edimin, ihale kararında veya sözleşmede belirtilen şartlara göre verilmemesine veya eksik verilmesine rağmen verilmiş gibi kabul edilmesi.

Yaptırım: 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezası.

I. Hileli İflas

Tanım: İflastan önce veya sonra malvarlığını eksiltmeye yönelik hileli tasarruflarda bulunulması

İlgili Düzenleme: TCK Madde 161

Suç Olarak Düzenlenen İşlem ve Eylemler: Aşağıdaki işlem ve eylemler yasaklanmıştır:

  • Alacaklıların alacaklarının teminatı mahiyetinde olan malların kaçırılması, gizlenmesi veya değerinin azalmasına neden olunması,
  • Malvarlığını kaçırmaya yönelik tasarruflarının ortaya çıkmasını önlemek için ticari defter, kayıt veya belgelerin gizlenmesi veya yok edilmesi,
  • Gerçekte bir alacak ve borç ilişkisi olmadığı halde, sanki böyle bir ilişki mevcutmuş gibi, borçların artmasına neden olacak şekilde belge düzenlenmesi,
  • Gerçeğe aykırı muhasebe kayıtlarıyla veya sahte bilanço tanzimiyle aktifin olduğundan az gösterilmesi,

Yaptırım: 3 yıldan 8 yıla kadar hapis cezası.

J. Sahtecilik

Tanım: Resmi veya özel bir belgenin sahte olarak düzenlenmesi, gerçek bir resmi veya özel belgenin başkalarını aldatacak şekilde değiştirilmesi veya sahte resmi veya özel belge kullanılması

İlgili Düzenleme: TCK Madde 204 ve 207

Suç Olarak Düzenlenen İşlem ve Eylemler: Bir sahte özel belgenin bu özelliğinin bilinerek kullanılması da yasaktır.

Yaptırım

  • Resmi belge olması halinde, 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası
  • Özel belge olması halinde, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası

K. Şirket veya Kooperatifler Hakkında Yanlış Bilgi Verilmesi

Tanım: Şirket veya kooperatife ilişkin olarak gerçeğe aykırı bilgi verilmesi

İlgili Düzenleme: TCK Madde 164

Suç Olarak Düzenlenen İşlem ve Eylemler:

  • Aşağıda belirtilen kişilerin kamuya ve genel kurula yanlış bilgi vermesi yasaktır:
    • Kurucu,
    • Ortak,
    • İdareci,
    • Müdür
    • Temsilcileri
    • Yönetim Kurulu Üyeleri
    • Denetim Kurulu Üyeleri
    • Tasfiye memuru.

Yaptırım: 6 aydan 3 yıla kadar hapis ve 1.000 güne kadar adli para cezası

L. Bilgi Vermeme

Tanım: Bir hukuki ilişkiye dayalı olarak elde ettiği eşyanın, esasında suç işlemek suretiyle veya suç işlemek dolayısıyla elde edildiğini öğrenmesine rağmen, suçu takibe yetkili makamlara vakit geçirmeksizin bildirimde bulunulmaması

İlgili Düzenleme: TCK Madde 166

Yaptırım: 6 aya kadar hapis veya adli para cezası

M.   Suç Eşyasının Satın Alınması veya Kabul Edilmesi

Tanım: Bir suçun işlenmesiyle elde edilen eşyayı veya diğer malvarlığı değerini, bu suçun işlenmesine iştirak etmeksizin, satılması, devredilmesi, satın alınması veya kabul edilmesi

İlgili Düzenleme:TCK Madde 165

Yaptırım: 6 aydan 3 yıla kadar hapis ve 10.000 güne kadar adli para cezası

N.    Defter Tutulmaması

Tanım: Hatalı veya eksik defter tutulması
İlgili Düzenleme: 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu Madde 64, 65, 66 ve 562.

Yaptırım

  • 5.209 Türk Lirası tutarında idari para cezası (2016 yılı).
  • Defter, kayıt ve belgeler ile bunlara ilişkin bilgilerin denetime yetkili olanlarca istenmesine rağmen verilmemesi veya eksik verilmesi ya da bu denetim elemanlarının görevlerini yapmalarının engellenmesi halinde, 300 günden az olmamak üzere adli para cezası.
  • Ticari defterlerin mevcut olmaması veya hiçbir kayıt içermemesi yahut uygun saklanmaması halinde, 300 günden az olmamak üzere adli para cezası.
  • Ticari defterlere kasıtlı olarak gerçeğe aykırı kayıt yapılması halinde 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası.

Diğer

  • Her tacir, ticari defterleri tutmak ve defterlerinde, ticari işlemleriyle ticari işletmesinin iktisadi ve mali durumunu, borç ve alacak ilişkilerini ve her hesap dönemi içinde elde edilen neticeleri, açıkça görülebilir bir şekilde ortaya koymak zorundadır. Defterler, üçüncü kişi uzmanlara, makul bir süre içinde yapacakları incelemede işletmenin faaliyetleri ve finansal durumu hakkında fikir verebilecek şekilde tutulur. İşletme faaliyetlerinin oluşumu ve gelişmesi defterlerden izlenebilmelidir.
  • Tacir, işletmesiyle ilgili olarak gönderilmiş bulunan her türlü belgenin, fotokopi, karbonlu kopya, mikrofiş, bilgisayar kaydı veya benzer şekildeki bir kopyasını, yazılı, görsel veya elektronik ortamda saklamakla yükümlüdür
  • Tacir, ticari defterlerinin açılış ve kapanış onaylarını düzenli olarak yaptırmalıdır.
  • Defterlere yazımlar ve diğer gerekli kayıtlar, eksiksiz, doğru, zamanında ve düzenli olarak yapılmalıdır. ) Bir yazım veya kayıt, önceki içeriği belirlenemeyecek şekilde çizilmemeli ve değiştirilmemelidir.
  • Tacir, açılış ve her faaliyet döneminin sonunda taşınmazlarını, alacaklarını, borçlarını, nakit parasının tutarını ve diğer varlıklarını eksiksiz ve doğru bir şekilde gösteren ve varlıkları ile borçlarının değerlerini teker teker belirten bir envanter çıkarmalıdır.

O.   Muhasebe Standartlarına Uymama

Tanım: Hatalı veya eksik muhasebe

İlgili Düzenleme: 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu Madde 88 ve 562.

Yaptırım: 5.209 Türk Lirası tutarında idari para cezası (2016 yılı).

Diğer: Finansal tablolar, Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu tarafından yayımlanan Türkiye Muhasebe Standartlarına uygun olmalıdır.

P.    Vergi Kaçakçılığı

Tanım: Defter ve kayıtlarda hesap ve muhasebe hilesi yapılması, söz konusu defter ve belgelerin tahrif edilmesi veya gizlenmesi veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenlenmesi veya kullanılması veya defter, kayıt ve belgelerin yok edilmesi veya sahte belge düzenlenmesi veya kullanılması.

İlgili Düzenleme: Vergi Usul Kanunu Madde 359

Yaptırım

  • Defter ve kayıtlarda hesap ve muhasebe hilesi yapılması, söz konusu defter ve belgelerin tahrif edilmesi veya gizlenmesi veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenlenmesi veya kullanılması halinde, 18 aydan 3 yıla kadar hapis cezası.
  • Defter, kayıt ve belgelerin yok edilmesi veya sahte belge düzenlenmesi veya kullanılması halinde, 3 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası.
  • İşbu suçun failleri, fiilin işlendiği tarihten itibaren altı yıl süreyle hiçbir surette vergi teşvik ve desteklerinden yararlanamazlar.
  • Vergi kaçakçılığı halinde vergi ziyaına uğrayan tutarın üç katı oranından vergi ziyaı cezası tahakkuk olunur.

Q.   Kurumsal ve Ticari İşlemlerde Hileli Belge ve Beyan Düzenlenmesi

Tanım: Şirketin kuruluşu, sermayesinin artırılması ve azaltılması ile birleşme, bölünme, tür değiştirme ve menkul kıymet çıkarma gibi işlemlerle ilgili belgelerin, izahnamelerin, taahhütlerin, beyanların ve garantilerin yanlış, hileli, sahte, gerçeğe aykırı olması veya gerçeğin saklanmış bulunması

İlgili Düzenleme: 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu Madde 549 ve 562.

Yaptırım: 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası

R.    Sermaye Hakkında Yanlış Beyanda Bulunulması

Tanım: Sermaye tamamıyla taahhüt olunmamış veya karşılığı kanun veya esas sözleşme hükümleri gereğince ödenmemişken, taahhüt edilmiş veya ödenmiş gibi gösterilmesi

İlgili Düzenleme: 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu Madde 550 ve 562.

Yaptırım: 3 aydan 2 yıla kadar hapis veya adli para cezası.
Diğer: Sermaye hakkında yanlış beyanda bulunulması halinde, kusurlu olmaları şartıyla, şirket yetkilileri, ilgili payları üstlenmiş kabul edilirler ve payların karşılıkları ile zararı faiziyle birlikte müteselsilen öderler.

S.     Değer Biçilmesinde Yolsuzluk

Tanım: Ayni sermayenin veya devralınacak işletme ile ayınların değerlemesinde emsaline oranla yüksek fiyat biçilmesi, işletme ve aynın niteliğini veya durumunun farklı gösterilmesi ya da başka bir şekilde yolsuzluk yapılması.

İlgili Düzenleme: 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu Madde 551 ve 562.

Yaptırım: 90 günden az olmamak üzere adli para cezası

Diğer: Finansal tablolar, ayni sermayeyi, işletmeyi ve ayınları tam ve doğru olarak yansıtmalıdır. Aksi takdirde, hatadan sorumlu kişi belirtilen değer ile gerçek değer arasındaki farktan sorumludur.

T.    Suçtan Kaynaklanan Malvarlığı Değerlerini Aklama

Tanım: Hukuka aykırı olarak elde edilen malvarlığının meşru bir yoldan elde edilmişçesine gösterilmesi

İlgili Düzenleme: TCK Madde 282

Suç Olarak Düzenlenen İşlem ve Eylemler

  • Alt sınırı altı ay veya daha fazla hapis cezasını gerektiren bir suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini, yurt dışına çıkaran veya bunların gayrimeşru kaynağını gizlemek veya meşru bir yolla elde edildiği konusunda kanaat uyandırmak maksadıyla, çeşitli işlemlere tâbi tutulması.
  • “Malvarlığı” kavramı para, değeri para ile temsil edilebilen taşınır veya taşınmaz, maddi veya gayri maddi her türlü mal ve haklar ile bunlar üzerindeki hakları tevsik eden her türlü yasal belge veya araçları içermektedir.

Yaptırım

  • 3 yıldan 7 yıla kadar hapis ve 20.000 güne kadar adli para cezası.
  • Suçun işlenmesine iştirak etmeksizin, bu suçun konusunu oluşturan malvarlığı değerinin bu özelliğinin bilinerek satın alınması, kabul edilmesi, bulundurulması veya kullanılması halinde, 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası
  • Suçun, suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde, verilecek ceza bir kat artırılır.
Tanım: Hukuka aykırı olarak elde edilen malvarlığının meşru bir yoldan elde edilmişçesine gösterilmesi

İlgili Düzenleme: 5549 sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun Madde 2 ve 13; Suç Gelirlerinin Aklanmasının ve Terörün Finansmanının Önlenmesine Dair Tedbirler Hakkında Yönetmelik Madde 5, 27, 28 ve 46

Yaptırım

  • Şüpheli işlem bildiriminde bulunulduğunun ifşa edilmesi, belgelerin ve kayıtların usulüne uygun olarak muhafaza edilmemesi veya bilgilerin MASAK’tan gizlenmesi halinde, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis ve 5.000 güne kadar adli para cezası.
  • Kimlik tespitine ilişkin gerekliliklere riayet edilmemesi ve şüpheli işlemlerin MASAK’a usulüne uygun bildirilmemesi halinde, 10.225 Türk Lirası tutarında idari para cezası. (2016 yılı)

Diğer

  • “Yükümlü” bankacılık, sigortacılık, bireysel emeklilik, sermaye piyasaları, ödünç para verme ve diğer finansal hizmetler ile posta ve taşımacılık, talih ve bahis oyunları alanında faaliyet gösterenler; döviz, taşınmaz, değerli taş ve maden, mücevher, nakil vasıtası, iş makinesi, tarihi eser, sanat eseri ve antika ticareti ile iştigal edenler veya bu faaliyetlere aracılık edenleri ifade eder.
  • Yükümlüler, aşağıdaki işlemlere ilişkin olarak kimliğe ilişkin bilgileri almak ve bu bilgilerin doğruluğunu teyit etmek suretiyle müşterilerinin ve müşterileri adına veya hesabına hareket edenlerin kimliğini tespit etmek zorundadır:
    • Sürekli iş ilişkisi tesisinde tutar gözetmeksizin
    • İşlem tutarı ya da birbiriyle bağlantılı birden fazla işlemin toplam tutarı 20.000 TL veya üzerinde olduğunda,
    • Elektronik transferlerde işlem tutarı ya da birbiriyle bağlantılı birden fazla işlemin toplam tutarı 2.000 TL veya üzerinde olduğunda,
    • Şüpheli işlem bildirimini gerektiren durumlarda tutar gözetmeksizin,
    • Daha önce elde edilen müşteri kimlik bilgilerinin yeterliliği ve doğruluğu konusunda şüphe olduğunda tutar gözetmeksizin.
  • Kimlik tespiti, iş ilişkisi tesisinden veya işlem yapılmadan önce tamamlanmalıdır.
  • Şüpheli işlemler, işleme ilişkin şüphenin oluştuğu tarihten itibaren en geç on iş günü içinde MASAK’a bildirilir. Yükümlüler, MASAK’a şüpheli işlem bildiriminde bulunulduğuna veya bulunulacağına dair, yükümlülük denetimi ile görevlendirilen denetim elemanlarına ve yargılama sırasında mahkemelere verilen bilgiler dışında, işleme taraf olanlar dâhil olmak üzere hiç kimseye bilgi veremezler.
  • Yükümlüler her türlü ortamdaki, yükümlülüklerine ve işlemlerine ilişkin belgeleri düzenleme tarihinden, defter ve kayıtları ise son kayıt tarihinden; kimlik tespitine ilişkin belge ve kayıtları son işlem tarihinden itibaren sekiz yıl süre ile muhafaza etmek ve istenmesi halinde MASAK’a ibraz etmek zorundadır.

MOROĞLU ARSEVEN HUKUK BÜROSU’na teşekkür ederiz.